Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla ASELSAN Gölbaşı yerleşkesinde gerçekleştirilen ASELSAN Yeni Sistem Tanıtımları ve Tesis Açılışı Programı'nda konuşan Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, tesislerin ve sistemlerin Türk milletine hayırlı olmasını diledi.

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, savunma sanayiinin dünyayla rekabet edebilir seviyeye geldiğini belirterek, "Sektörümüz, lazer ve elektromanyetik silah sistemleri, insansız ve otonom sistemler, siber güvenlik ve yapay zekâ projeleriyle geleceğin harp ortamına hazırlanmanın yanı sıra, çoklu kullanımlarla sivil alanda da çözümler üretiyor." dedi

Başkan Prof. Dr. İsmail Demir, Savunma Sanayii Başkanlığının kuruluşundan bugüne 35 yıl geride kaldığını anımsatarak, 17-25 Aralık ve FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimlerinden sonra, savunma sanayinin önemi daha fazla ortaya çıktığını söyledi.

Ülkenin savunma sanayisinin, kara, hava ve deniz platformlarının üretiminde artık belli bir düzeye ulaştığını, bazılarında dünyayla rekabet edebilir seviyeye geldiğini, hatta dünyada öncü konumuna yükseldiğini belirten Başkan Demir, şöyle konuştu:

"Savunma sanayimiz zırhlı araçlar, savaş gemileri, helikopter projeleri, modern top ve tüfek projeleri, yerli uydu ve uzay çalışmaları, elektronik harp ve radar sistemleri, mühimmatlar, füzeler, torpidolar ve hava savunma sistemleri, insansız hava araçları gibi birçok projeyi hayata geçirip, yüksek Ar-Ge yatırımlarıyla geleceğin sistemlerini de şimdiden tasarlarken, dünyayla rekabet edebilir seviyeye gelmektedir. Sektörümüz, lazer ve elektromanyetik silah sistemleri, insansız ve otonom sistemler, siber güvenlik ve yapay zeka projeleriyle geleceğin harp ortamına hazırlanmanın yanı sıra, çoklu kullanımlarla sivil alanda da çözümler üretiyor."

Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, Kıbrıs Barış Harekatındaki ambargolardan sonra ortaya çıkan yerli ve milli savunma sanayi kurulması zorunluluğunun ilk sonucunun ASELSAN olduğuna işaret ederek, "ASELSAN ürettiği sistemlerle, güvenlik güçlerinin gören gözü, işiten kulağı, yön bulan pusulası, taktik oluşturan zihni, en ileri yetkinliği ve uzak görüşü, yüksek becerisi, modern yenilikçi yüzü olmuştur." ifadelerini kullandı.

ASELSAN'nın, geniş bir alt yüklenici ağının yanı sıra, KOBİ'lerle ve sektöre yeni giren firmalarla birlikte yürüttüğü çalışmaların savunma sanayi ekosisteminin gelişmesine de katkıda bulunduğuna işaret eden Başkan Demir, Savunma Sanayii Başkanlığı olarak, Türk Silahlı Kuvvetleri ve güvenlik güçlerinin ihtiyaçlarının karşılanması ve geleceğin harp ortamına hazırlık sürecinde sektör paydaşlarıyla çalışmalarını sürdüreceklerini kaydetti.

ASELSAN Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Haluk Görgün de teknolojinin hızla değişiminin dengeleri değiştirdiğine işaret ederek, bu durumun savunma sanayinde geliştirilen ürünleri de etkilediğini anlattı.

ASELSAN'nın dünyanın ilk 50 savunma şirketi arasında olduğuna dikkati çeken Görgün, savunma sanayisinde yerlilik oranının yüzde 70'lere yükseldiğini söyledi.

Görgün, savunma sanayisinde salgın döneminde tedarik sürecinde hiçbir aksama olmadığına dikkati çekerek, sektördeki üretim çarkının devamlılığına katkı sağlandığını vurguladı.

ASELSAN'ın savunma sanayisinde elde ettiğimiz teknolojik birikimleri sivil alanlara kullandığına işaret eden Görgün, yerli solunum cihazını ülkeye kazandırdıklarını sözlerine ekledi.

Kaynak AA